Tatil Nasıl Değerlendirilmelidir?
Yaz tatili, haziran ayının ortaları gibi başlayıp eylül ayının ortalarına doğru biten 3 aylık uzun bir süreçtir. Bütün yıl derslerden dolayı yorulmuş öğrenciler açısından iple çekilen, hatta bütün bir yıl özlemi çekilen bir dönemdir. Ancak yine de sıfır çalışma sonucu bomboş bir 3 ay geçirmek oldukça mantıksızdır. Peki tatili hem ders hem de dinlenme açısından verimli kılabilmek için ne yapılmalıdır?
Verimli bir tatil geçirmek, ne tümüyle ders çalışmak, ne de tümüyle tatil yapmaktır. Her şeyin fazlası zarar olduğu gibi tatil ve çalışmanın da insanda olumsuz etkileri görülebilir. Tamamen tatil yaşamış bir bünye, bir sonraki döneme hazırlanmada oldukça sıkıntı çekebilir. Ya da tam tersi olarak tamamen çalışma ile geçirilmiş bir 3 ay, bir sonraki seneye düşük motivasyonla başlamak yahut bir sonraki senenin sonlarına doğru büyük verim kaybına yol açabilir. Bu durumda en mantıklısı, tatilin bir kısmını tatil yaparak, bir kısmını ise ders çalışarak geçirmek mantıklıdır.
Herkes kendisini, bir başkasına göre daha iyi tanır. Bu sebepten ötürü ‘’kişi kendinin doktorudur’’ demek yanlış olmaz. ‘’Ne kadar tatile ihtiyacım var?’’ ve ‘’Ne kadar çalışmaya ihtiyacım var?’’ sorularını kendisine yöneltip bunlardan elde edilen cevaplara göre bir program hazırlamak en doğrusudur. Tatil başlangıcı hazırlanan tatil/çalışma programı, uyulduğu taktirde kişinin tatil anının getirdiği disiplinsizlikten korunmasını sağlar.
Bu dengenin iyi korunması gerekmektedir. Yıl bitiminin hemen ardından ve sonraki yılın hemen öncesinden yapılan önceki senelerde görülen derslerin ufak tekrarı, o yıl elde edilmiş bilgilerin insan hafızasındaki uzun süreli bellekteki korunmasını kolaylaştıracaktır. Genel itibariyle; nasıl bir plan oluşturulursa oluşturulsun, uzun süreli ve seyrek ders tekrarı süreçleri yerine kısa süreli-sık yapılan tekrarlar daha yüksek verim almanızı sağlar. Bu sayede derslerden alınan verim artmakla birlikte, tatilin her anının yaşanabilmesi mümkün kılınmış olur.
Bunların dışında, kişinin kendini geliştirebileceği birçok kurs bulunmaktadır. Bu kurslar; mesleki, mesleğe yardımcı, bireysel olmak üzere üç şekilde kategorize edilebilir. Örneğin bir dil kursuna yazılmak, hem ileride meslek açısından, hem de iletişim kurmak açısından son derece faydalıdır. Ya da örneğin bir resim kursuna yazılıp yeni bir hobi edinebilirsiniz. Kısacası, tekniği bambaşka olan farklı alanlarla ilgilenmek, ders döneminden kalan yoğunluğu ve ‘’tek bir alana odaklanmışlığı’’ gidermenizde faydalı olup deşarj olmanızı sağlayacağından hem derslere motive dönmek hem de tatilin boş geçirilmemesi adına fayda sağlayacaktır.
Bir işe girip çalışmak ise kişiye belli ölçülerde kişiye fayda sağlayabilir. Para karşılığında bir işte çalışmak son derece özgüven sağlayıcı olmasıyla birlikte hayat tecrübesi açısından önemlidir. Ancak bu, ders ve dinlenme olayına zarar vermeyecek ölçülerde olduğu taktirde faydalıdır. Aksi taktirde verim kaybını da beraberinde getireceğinden size zarar verebilir.
Dikkat edilmesi gereken bir başka şey ise yukarıda belirttiğim eylemlerin hepsi için geçerli olan ‘’tamamlama’’ olayı. Hiçbir eylem, planlandığı program dahilinde yarım bırakılmamalıdır. Yarım bırakılan her eylem özgüven kaybı yaşatabileceği gibi yaz tatilini heba etmeyi de beraberinde getireceğinden şiddetle sakınılması gerekir.
Sonuç olarak tatili ‘’verimli’’ geçirebilmek için gerekenleri maddeleyecek olursak;
- Hiçbir eylemde aşırıya kaçmamak,
- Genel bir tatil programı hazırlamak,
- Uzun ve seyrek yerine kısa ve sık ders çalışma dönemleri olan program hazırlamak,
- Hazırlanan programda ruhsal ve bedensel dinlenmeyi sağlamak,
- Bir işe girişildiği taktirde ruhsal ve bedensel dinlenmeyi zedelememek,
- Yapılan eylemleri yarım bırakmamak, tatil verimliliğini maksimumda tutmanızı sağlayacaktır.
Şimdiden İyi Tatiller 🙂